GÜZ SANCILARI MEKTUBUŞiirin hikayesini görmek için tıklayın * Eski Bir Şarkı Gibi *
Eylül bakışlı akşamlara bıraktım gülüşümü Kaybolup gitmişti masalsı yıllar ellerimden Bir yandan seni özlediğim gecelerin sızısı Ayrılık romanının dramı var aynalarda Oysa eskiden çaresiz değildik bu kadar böyle Gözlerin gözlerimde buluştuğu zamanlar Seni dinlerdim, sesini ve şarkımızı o zaman Şimdi ise ; eylül bakışlı akşamlara bıraktım gülüşümü Düşün ki şimdi baharım eylüllere tutuklu, gelmiyor Ne zor şeymiş meğerse gurbet günlerini saymak O güzel akşamlarımız Bir masal gibi başlayıp biterdi Dudaklarımda portakal tadındaydı oysa eylül Hep heyecan veren bir korku örneği içimdeydin Sana koşardım güz yağmurlarında sırılsıklam İncir dallarında kuşları dinlerdim, bir de şarkılar dudağımda Yaşamın savaşları gibi sefilim şimdi Bitmedi yalnızlığım...sensizliğim, akşamlarım bir de hüznüm Razıyım bir kibrit çakımı mutluluğa da oysa Düşlerime yığınak yaptı çığlık çığlığa karanlıklar Suskunum artık, kuşlar sustu, şarkılar hicranlı Seninse kirpiklerinde titrek yağmurlar sustu derken Aslında boşuboşuna bekleyişimdi bu seni Ne gelebildin bana, ne de ben sana koşabildim Artık bıkmıştı da Herkes hüzün mektuplarımdan Bir ayrılık katlandı Bir hicran şarkıları bana Eylül sancıları içinde kıvranıyordu Yüreğim sana Günay Koçak 6. 11. 2023 |