benim adım hanzalaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bu şiir Gazzeye ,Filistinlilere ithaf olsun.
Hanzala (Arapça: حنظلة) Filistinli karikatürist Naci el-Ali’nin ünlü çizgi karakteri. (Filistinliler işgalin ardından Filistin topraklarında İsrail Devleti’nin ilan edildiği 15 Mayıs 1948′i Nakba günü olarak tanımlar.) Kız kardeşinin adı: Fatıma Ayakkabı numarası: Bilinmiyor. Çünkü Hanzala hep yalın ayak dolaşır Hanzala 10 yaşında bir çocuktur, büyümez. Çünkü Naci Ali, Filistin’i bu yaşta terk etmek zorunda kalmıştır. Hanzala’nın sırtı okuyucuya dönüktür, elleri arkada birleşmiştir. Bu duruşuyla ülkesinin işgalini protesto etmektedir.
benim adım hanzala
bugün ekimin yirmi dördü acılar yüreğimi tırmalar bir deli rüzgar eser sağım solum tozlar içinde savruluyorum yetim saçları gibi toprağımda çocuklar büyümez benim üzerlerine salınan bombaları uçurtma zannederler tel örgülerden salıncaklara kurulurlar beton yığınları arasında korkuları da sıkışıp kalır çocukların uyumak istemez benim toprağımın çocukları onlar bilirler uyumanın ölüm demek olduğunu * benim adım hanzala içinizde saklanan dünyanın en tenha yeriyim zihninizin çıkmazlarında korkusuzca yürümeyi öğrendiğiniz yer benim yüreğim cesaretini kuşanmış sadık bir haberciyi bekler o haberci ki selam getirir hz. idristen dün gibi siz susmayı tercih ederken en çok konuşan benim hakkında konuşulan ve sorgusuzca karara varılan yerdeyim gözlerim güneşin kızıllığına bakarken çok yanar bir de ateş düşen evlere o evler ki misafirperverdir hz. şuaypten beri * benim adım hanzala ardımdan yürüyenleri bilirim önüme düşenleri çelme takmayanları yol göstericilerin sevdiği yer benim bir kahramanın yüreğinde bir yiğit kızın rüyasındayım hak diyenleri aşağılayanların boğulduğu yerdeyim bir asanın ucunda müjdeler getiren bir nebinin eşiğindeyim zaferi avuçlarında taşıyanların umudunda bitmemiş şiirlerin nakaratındayım ö şiirler ki anlatır hz musayı anlatır kızıldenizi * benim adım hanzala avuç içi kadar toprağa yüz binlerce yüreğin sığdığını bilirim kurulan ölüm tuzaklarına karşı korkusuzca selama duranların yaşadığı yer benim kapılar barışa açılsın diye yakarır bir peygamber hz. harunun aminleri yükselir özgür kuşların kanatlarından huzuru çağırır gibi düşlerimi bana anlatan birilerinin olduğu yerdeyim yakınımda duran, bana dokunan ve gözlerimden hüznümü anlayanların safında karartılmış dünyamdan bana ışık yakanların gelişiyle yolumdaki taşı kaldıranların yanı başındayım izbelerimde yazılan mektupları sahiplerine bıraktığım zamanlardayım gözyaşlarımla yıkanan umutların tam ortasındayım bir mümin kucaklar inanmışları hz. davutun sesi yetişir suskunlara bütün hıçkırıkları dindirir gibi * benim adım hanzala büyümeyi hayal ettiğim gibi yarınlardan ümidini asla kesmeyen benim çocukların gözlerindeki yaşlarda yıkanır kirlenen hırslar onların yüreklerinde bilenir hınçlar büyüyemeyen çocuklar cennet bahçelerinde oynarken mescid-i aksanın güvercinleri konar pervazlara o güvercinler ki anlar çocukların dilini hz. süleymanın kuşları anladığı gibi bir mabette soluklanır müminler açarsan gözlerini baktığın yerdeyim miraca çıkan duyguların evveli benim ahiri benim gözlerin ıslanırken yüreğini ısıtan benim bir alevi nefesimden içine üfler gibi * benim adım hanzala yakınmanın öfkelenmenin ağlayıp inlemenin hiç faydası yok bana üstüne düşeni yapmayanların özgürlüğümü çaldığı yerdeyim bir avuç toprağa sıkışıp kalmış değil bedenim sınanmış heyecanların yoksul heveslerin hırçın sevdaların beslendiği yer benim bende yaşayanları bende yorulanları dinlendirir bir elçi hz. ismailin sözleri yetişir laftan anlamayan topluluklara bütün kelimeler dökülür dudaklarımdan o zaman kutsal bir dua gibi varlığım tek başına yeter benimle yürüyenlere gerçeklerin yankısının dünyaya ulaştığı yerdeyim kuşluk vakti gülümsemelerimi görmek istediğiniz yerde acıların üstünü usulca şefkatimle örttüğüm yerde oyunu bozulmuş çocukların ağladığı yer benim bombaları top zanneden çocukların ölümle kucaklaştığı yerdeyim anneler ninni yerine ağıt yakarlar benim bağrımda la ilahe illallah diyen gençler soluklanır aksanın seccadesinde zafer için bekleyen gençlere hz. zekeriyanın sabrı yetişir o sabır ki yalnızlara arkadaş mazlumlara yar gibi * benim adım hanzala hesabı sorulmadık ahların her gün filizlendiği yerdeyim korkaklığı cesaret sayanların gölgeme tahammül edemediği yer benim kaybettiğimi zannederlerken yeni hikayeler yazanlar yaşar iliklerimde bir mabedin eşiğine yüz sürmenin şerefiyle bilenirler yeniden yeniden doğar hanzalalar başka çocukların öldüğü yerde ben bir davanın adıyım bu davaya adanmışların kolu ve kanadıyım hz. yahyanın gün ortasından duası yetişir yıldızlar belirir batan güneşin arasından an gibi elini tuttuğum çocuklar büyüyemeden düşer toprağıma diriliş muştuları söyler semada dolaşan güvercinler bir talihsizliği silmek için döner durur zaman mekan bu yeri gülistan eylemek ister yanan evler, yıkılan binalar arasında dirilir en güzel çiçekler karanlığın tam orta yerine uyanır savaşın çocukları anneler en cesur çocuklarını savaş alanında doğurur ölümün düğün yeri olduğu yerdeyim havarileri yetişir teselli için hz. isanın isyanın tuzağından kurtulanların yaşadığı yerdeyim imanıyla dirilenlerin kalbindeki aşk benim hz. isanın ruhunu kuşanır gibi hüzünlü bir coğrafyada zaferi kazanır gibi * benim adım hanzala uyumak bombalardan kaçamamaktır benim toprağımda uyumak annesinin elini bir daha tutamamak babasının dizine başını koyamamaktır sahilde top oynarken şehadetin ne demek olduğunu bilir benim toprağımın çocukları oyun oynarken yakalar ölüm onları kanlı tuzakların tam orta yerindeyim çalınmış topraklarımın talibiyim imanlı yürekler bilirim özgürlüğüm için savaşan zalimlere kafa tutan mazlumların ahını yerden kaldırmaya meyilli nice kahramanlar bilirim onlar ki zulme karşı sağır ve dilsiz olanlara sevgileriyle hadlerini bildirirler onlar ki dünya susarken şanlı bir dava için savaşırlar * benim adım hanzala yıkılan evlerin yalnızlığına şahidim ölümlere aldırış etmeden diriliş için büyüyen ümitlere mescid-i aksada kılınan namazlara ve edilen dualara şahidim dünyaya taş ve sopalarla meydan okuyan yaşlı genç ve çocukların imanına zulümlere sessiz kalmamak için yola koyulanlara bu yolda şehadeti tadanlara şahidim kardeşinin elinden tutanlara aşını paylaşanlara üşüyene yüreğini açanlara şahidim ey dünyanın korkaklığına inat yiğitliğini elden bırakmayanlar ey gözümün yaşını silmek için bir gece yola koyulup yolda bırakılanlar ama tekrar yola koyulmaktan asla vazgeçmeyenler ey hücrelerime kadar sevgisini ve merhametini bahşedenler büyük bir yürüyüş bizimkisi haksızlığa karşı yeniden diriliş zafer çocukların gülüşleriyle gelecek gazzeye zafer arşa ulaşan dualarla gelecek redfer |
Görmek istenilmiyordu bu tarz şiirler.
Güne gelmemesine şaşırmadım.
Ama gün şiiri bu.
Tebrikler.