Gözlerimi kapayamadığım bir geceydi yine
Ruhumun derinliklerinden , hayal tualime seni çizdim sabaha dek
Katli vacip duygularımı,ifrit düşüncelerimi ,zindan saatleri öteledim
Hüzzam şafağına sarıldım, senli mavi duygularımın
Burç’una alem olsun diye yüreğimi, kal eyledim
Duyulsun efgânım diye soylu sevdamı söz eyledim
İmgelirinden gamzelerini resmine nakş eyledim
Giz doldun da zerrelerime, yine sana dokunamadım.
Sen ki kırk bin yıllık sevda iklimim Despina.

Fırçamdan düşen son damlayla canlanacaksın sandım
Kalkıp boynuma boğazıma sarılacaksın sandım
Sevginin sıcaklığını ensemde, tenimde, canımda hissettim
Kollarını boynuma dolayı vereceksin de
En afillisi’nden leblere bûs eylersin sandım
ahh o gözlerine baktım yandım/kandım
Yosun gözlerinden tutam tutam alevler fışkırıyordu
Bir bakışın, en koyu mavide umuda giden yol gibi
Bir bakışın,derin sulardaki durgun yosun gibiydi
Ne fark eder, her ikisinde de yanan tenimdi,yüreğimdi
Kırk bin yıl önce yüreğimi yüreğine almıştın ya
İş te, sende var olan yüreğimdi yanan Despina.

Geceler ahh bu geceler
Beni benden alıp her gece sana taşıyan geceler
Uykusuz mevsimlerin, saatsiz anlarındayım yine
Hadi gel gelebilir misin ? yosun gözlerinle görebilir misin ?
Benim gibi canının her istediğin de pencereme konabilir misin ?
Kanatların dan ürken bir kumru gibi, masum ve korkak
Ya da gelemezsen sus’ta, her karanlık ta beni dinle sükuta müptela halde
Cümle cümle yazdığım sevdamı mısra mısra akıtayım belleğine
Ah keşke gelebilseydin, ne çok isterdim biliyor musun Despinam !
Dolu dizgin doru kısraklar gibi kanatlanıp uçarak gelseydin ya
Bir kelebek kanadına tüm günahını sevabını yükleyerek gelseydin ya
Şerefine kaldırırdık bu kez tüm kadehleri vuslatın
Her yudumun sesin de damla damla dolsaydın içime Despinam.

Gözlerim kapanmak üzereyken silüetin belirdi akıl duvarımda
Sen solgun perdeler arasından tozlu camlarda belirdin ,hayal
Kim bilir hangi kelimenin basiretsizliğini gördün de korktun /gelmedin
Kim bilir hangi namussuzluğun mahpus yollarını gördün de gelemedin
Kim bilir hangi dar yollu zamanın alevden tozlarına girmek istemedin
Ama ya gele bilseydin
Ruhumdan fışkıran baharların nasıl çiçek çiçek olduğunu görecektin
Karanlığa inat güneşin sıcağını nasılda yaşayacaktım geceyi unutarak
Dallarından sepet sepet meyveleri birlikte toplardık o an /hayal
Dilimizde nihavent bir ıtrı bestesi,
Fasılları birlikte geçerdik sazendelere inat birlikte raks eylerdik
Gönül sarayını kendimize sultanlar gibi mal eylerdik
Geceyi uzatır belki hayali gerçeğe giden yol eylerdik
Benim her zamanki gerçeğim, sadece sensin Despina.
Sadece sensin,sadece sen.

Süleyman KARACABEY