ÜŞÜYORMUŞ GİBİYDİM
Ve yağmur yağıyordu, sessizce yürüyordum,
Sanki dağlar tepeler aşıyormuş gibiydim. Ardımdan yıllanmış bir hasreti sürüyordum, Avuçlarımda hicran taşıyormuş gibiydim. Yanağımdan usulca bir damla indi o an, Yüreğime tonlarca gam yükü bindi o an, Hüznün kirpiklerime buğusu sindi o an, Vuslatsız bir gurbeti yaşıyormuş gibiydim. Yağmur yağdıkça aktım dert nehrinin seliyle, Kaç köşe döndüm bilmem içimdeki deliyle, Gözlerimi silerken başkasının eliyle, Kabuk tutmuş yaramı kaşıyormuş gibiydim. Aklıma giydirdiğim pespaye bir kılıktı, Bilmem düşüncelerim kaç parçaya bölüktü, Islaktım, titriyordum oysa hava ılıktı, Ama ben zemheride üşüyormuş gibiydim. Bir ânımda pişmanlık, bir ânımda öç vardı, Düşünceler akıyor, yüreğimden göç vardı, Ne dur demeye derman ne gitmeye güç vardı, Uçurumdan aşağı düşüyormuş gibiydim. Gözlerimdeki matem ne aşka ne meşkeydi, Ahtan çok daha öte, tarifsiz bir keşkeydi, Aşinası değildim, bu seferki başkaydı, Dönüşsüz diyarlara koşuyormuş gibiydim. Nice zamandan sonra yağmur dindi, ben durdum, Titreyen yumruğumu üç kez bağrıma vurdum, Vicdan mahkemesini son hüküm için kurdum, Bütün anılarımı boşuyormuş gibiydim. Aydın YÜKSEL-ANKARA 30.10.2023 Cumartesi-15:14 |
İlk satırlarda buldum, yirmili yaşlarımı.
Beşinci kıtasında çattırdı kaşlarımı.
Sonuna doğru gördüm ağaran saçlarımı.
Bu şiirde kendimi yaşıyormuş gibiyim.