İşte Bu Kadar
Bir kambur oldu sana özlemim sırtımda
Sanki tüm yükü sırtlanmış dünyayı dolaşırcasına Çantamda biraz neşe biraz hasret ah tabi biraz da ayakta durmam için umut Her geçtiğim dikenli yolda çıplak ayaklarımı acıtan taşların keskinliği değil Topuklarımdan akan kanın toprağı beslemesi değil Kanla yıkanan yüreğimin çığlıkları... Açmak istediğim her kapı kapalı Her tokmak kırık Her kilit yamuk Gözlerim buğulu Kaburgalarıma bastıran bu ağırlığın yoğunluğu Kulağıma çalınan ölüm fısıltısı.. |