yitik - son
DİPNOT;
en başta İsmail ve Ayşedudu’yu yazmama vesile olanlara.. okuyan; Türkçeye, edebiyata duyarlı, şair arkadaşlarım Osman ve Rıdvan İbrahim, Fethi, Ayşegül, Sebahat, Efe, Mahmut, Güzide, Zübeyde, Türkan, Nergiz, Veysel, Erdal, Hasan Hüseyin, Ali, Işık, Esen, Ramazan, Ervula, Necmiye, Hatice, Muhammet, Elif, Hamza, Elmas, Zeynep, Yakup, .. memleketteki dostlarım bu satırları yazmaya başladığımda samimi alaka ile beni takip eden memleketteki dostlarım ve onların doktor arkadaşları varken (serinin bittiği gün) Aşadudu Yalvaç Devlet hastanesinde bir kış günü 90’ı aşkın yaşında vefat etti Allah rahmet eylesin, nur içinde yatsın, mekanı cennet olsun . İsmail Kasım/1970 de.. vefatından birkaç gün önce tesadüfen karşılaşmıştım, bu birkaç dakika kim olduğunu bilmeden onu ilk ve son gördüğümdü, bütün bu süreçte jest ve alaka ciddiyeti içinde bana yol arkadaşı olduğunuz için candan teşekkürler. hiç bir hayat; hikayeden şiirden veya tahayyül edebileceğimizden daha az çetin değildir, yanıbaşımızda ne romanlar yaşanır.. biz sadece kendi senaryomuz ile cebelleş olurken. kimbilir hangimiz kimin yaşadığı şiirde akan bir dere, savrulan bir yaprak, esen rüzgar, gülümseyen çocuk; ya da kendimiz-iz. Ismayıl gediyo, azzık goydun mu İçerimi sardı derdin goygunu Acep nere ğetcen, gönnümde yara Yadigerın kaldı iki bozuk para |
*** YİTİK - SON *** Şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...