DİĞER ALEME GÖZ KIRPAR MISRALARIM...Ölümü irdeler s/onsuzluğa b/akışım Aşkın cinnetine sarılırım Cennet b/ellediğimdir sözcüklerin tininde Saklı aşkın ve yalnızlığın alın teri Bazen bir mikado çöpü olur yığılırım Bazense kefesinde ölümün Sarmalında kefen bezinin Beti benzi atan gönlümün Nice ukdesi sarpa sarar içimde Dışarlıklı bir hüzündür esir düştüğüm Ölgün günün Mahiyeti Kırık notalarda gamlanırım Kırgın yüreğimle de damgalanır Zılgıt yerim Zinhar bilinmezin Zafiyeti iken çaresizliğin Göğe komplimanlar yağdıran Bir bulutun semirdiği Bir beyazın daha karanlıkta şehit düştüğü Sahi, çok mu bellidir aciziyetim? Muadili kindar bir gölge iken Bilindik ne kalmadıysa geride ötüşen Bazen şehvet Bazen cesaret Gerektiren bu çarpık düzen Tümcelerde türer hücrelerim Aşkla körelir vecizeler Hazan zambağıdır aşk Hamarat yüreğin de armağanı o zât Ki Kelamı yitik bir günden Yalnızlığı dürten kalemden Aldığım kadar hırsımı bu yalancı dünyadan Diğer âleme göz kırpar mısralarım Yanıldığım kadar vakur Yandığım kadar Solgun ve ölgün Yarenimle örtüşen bir dizede Bedeller ödediğim neresi ise Sürgün edildiğim Dik yokuşun kapısında bekler beni ölüm. Karanlığın na’şında Sözcüklerin harında Yüreğin haresi nasıl ki göz gözü görmez bir tufanda Turladığımdır kâinat Kanaat edip sevmekle iştigal Kanatlarıma yağan kar kadar Beyaz ve meczup Bekası yitik bir günde saklı sedef tokam Nazlı yüreğimde Nazenin iklimde Badirelerin sığınağında Yürek hoplatandır imkânsız aşk Cenk ettiğim döngü Celp ettiğimse bir örüntü Cihanın pabucunu ters giydiren şeytana Mahlası namlı bir tutku Martaval okuyan kâhin gibi Kandığım mevsim gibi Üstün körü değil edepli Meali yırtık bir mektupta gizli Tahayyül dahi edemediğim yarınların Tanıklığında koca kâinatın Revaçtadır hüzün Maktulü seğiren gözlerim Bir minval ki döngü Göğe tempo tutan yağmurun bağlanmışken basireti Yağar da yağar ölüm Ön sözü mü yoksa şiirin? Kasvetli ve kederli kalemin kırık tokası İnce ucunda saklıdır olası tüm acı Hengâmenin açısı sihirli bir değnek misal Öpüştüğüm bulutun masumiyeti Kolaçan etmediğim kadar önümü arkamı Bir kelamda yiterim Bir selamda yeniden doğarım Yangından ilk kurtardığımdır matemim… |