Hüzün Entarisi
Koştura koştura çatlattığım
Mavi yeleli tayların sürgününde Ayartıyorum bir eylül akşamını Ayartıyorum kısa saçlarının perçeminde Denize vuruyorum kendimi Elim yüzüm sen içinde Kaaç! diye bağırıyor Ölüm dudaklı, ateş bakışlı Mavi gömlekli, kıvırcık saçlı çocuklar Yüzyılların sancısı bitmeden baldırlarımda Dirilmeden küllerimden Kaç diyorlar Gelen “aşk” diyorlar Kaçamam kapı arkalarında ağlarlar beni Kaçamam demir bir hilalle dağlarlar beni İnadına beklerim Şu bulutun sol yanında Dökülürsün diye Hiç okşanmamış saçlarıma Ah.şiirlerin dalgını Ah..Bakışı nazlım Ah..z/aman/sızım Yüzüne yakışmıyor şimdi nefret Yüzün ki yaralı düşler haritası Akşam sol yanıma vuruyor Kızılca kıyamet denizin ortası Gel ve sapla tırnaklarını böğrüme Kanımı denize epil epil akıt Gel ey melek, aşkı yaz sağ yanımda Sol yanım ağlar hep, hüzzam makamında Dokun ve anla çıldır/t/anı Bak..! Ay bu gece limon sarısı Kokla..! Sol yanım fesleğen tarlası Dinle..! Hıçkırıklarım bir kıyamet şarkısı Ah.şiirlerin dalgını Ah..Bakışı nazlım Ah..zamansızım Birazdan ateşe atacaklar beni İbrahim olmadığım kesin Giy gel hüzün entarini,eteklerinde zemheri Üşür eylüle nabzım ki Nabzım bir serçe yüreği Söylesinler anama Desinler Celladını seviyor bu serseri Eylül 2008 İzmir |