FIRINA ATILMIŞ HAMUR GİBİ ÖZLEDİM SENİ
yokluğunda ne mesafeler katettim de
bir tek sana rast gelemedim çölde yağmur seste tambur fırına atılmış hamur gibi özledim seni sense araya duvarlar koydun sense bakan kördün yetmezmiş gibi beni alabildiğine yordun şimdi ne hallerdeyim hangi badirelerdeyim aldığım darbelerin akıbetini sorma zaten zılgıt yemişim bir de sen suyu bulandırma bilirsin sen varken küsmezdim martavallara aryalara, deryalara küsmezdim sen varken geceleri soğuk nedir, ayaz nedir düşünmezdim bir gün sensiz kalacağımı aklımın ucundan bile geçirmezdim değer verdim olmadı deli, divaneye döndüm olmadı buraya kadarmış meğer artık gerebilirsin beni çarmıha itiraz edersem namerdim |