SEBEPSİZ
Gök göğüne uçuyorum
Bir Çift Beyaz Kartal kanadıyla Elbistan’dan kurulmuş olduğun Dolunay otağından. H. İsmail Yasin olup Kertmen’den Andırın’a pergel açıyorum Arayan aranan gönüllerin çerağında. Yanık Anadolu’ya geçiyorum Andırın Postası’ndan heybem şiir yüklü Kelime katarı kahırlarım. Ve Kamil Aydoğan’dan Atlık Dağı Türküsü’ne yatıyorum. Nedim Ali yunağında Edebe yunuyor benliğim damla damla Damıtılmış edeplere konarken. Ve dağlara cümlesinden banıyorum Çoban türküleri eşliğinde Bir kavalın ucuna ses olup yetişen Nefeslere kanıyorum… Dağların yüceliğine nispet yücelir Gönüller başucumda. Topraktan havadan sudan vavdan - nundan Senden benden ondan şundan bundan Anadolu içiyorum Anadolu suyundan. Bir geçiş tünelinden içimi serinleten Aynımda tutuşan ummanlardan dumanlardan Düşüme uyanan İkindi Yazıları’ndan. Kayboluyorum ‘aşk değil bin çeşit göz’ çukurundan ‘gece yirmi dört cephelerinde’n Yıldız tutan satırlarında Berdücesi’nin. ‘Bir tutam göz ağrısı’ topluyorum Cahit’ten Damarıma bir şırınga ucu Keskin giren giz dolu kelimelerin nefesinde Yanıyorum. Erdem koyup çay alırken Beyazıt’la bardağa Sebep Ey bulvarına düşüyorum sebepsiz. Bir dağ yamacına vuruyorum Yalnız Ardıç gölgesinde uluyorum… Cahit’e kalıyorum gerilmiş bir yay misali Rasim’e geliyorum Ak Şemseddin yolundan. Haykırıyorum!... Sonra bir devrimci duruşu havaya… Dağlara kırlara ovalara Bizlerden dünyaya akan ırmaklara Denizlerden bizlere uçan bulutlara Nefesimden sesimden ürken kuşlara Taşlara kayalara taş gibi… Hey!... Satırlardan sayfalara arkadaşlara Ol yoldaş arkadaş gibi… Bir duruş ki Klas… Gibi… Devrimci kitabesini yazmaya duruyorum Ve işte o an bir Nuri Pakdil oluyorum… Ve kesiliyor mu bilmem nefesimiz Düşer mi sırtımızdan sevda yüklü şeleğimiz. Yarım mı kalıyor yoksa bir yanımız Sönüyor mu yayladaki o serin güneşimiz. Bir an bu sebeple nefessiz kalıyorum Film burada kopuyor Kalbim gönlüm ağrıyor. Yol ararken kafiyeden menzile Yolumuz yaylamız kafiyesiz kalıyor. Ve işte Tekir yaylasından gelen Sıcak bir nefesle yanıyorum. Ali İhsan Kekeç… yol aldı ol sebebe… Geçiyorum ben de sebep içre ol sebebe: Sebepsiz!... |