NİSAN YAĞMURU (30)
Ben (*)
Ali Rıza Efendi ve Zübeyde Hanım‘ın oğlu, 1881 Selanik doğumlu, Mustafa. "Kemal" adını bana Selanik Askeri Orta Okulu Matamatik Öğretmeni Üsküp’lü Musatafa Efendi verdi. 1905 Yılı Harp Okulu mezunu, 1.inci Dünya Savaşı‘nda Yüzbaşı, Trablus’da Binbaşı, Sofya’da Yarbay rübbesiyle Askeri Ateşe, Albay olarak Anafartalar’da Altın Liyakat Madalyası, Tümgeneral olarak Doğu Cephe Komutanı. Hiçbir Cephede yenilmeyen, hiç-bir-kimseye boyun eğmeyen; " Ben en büyüğüm!" demeyen biriyim, ve ülkemin neferiyim. Ne saraylarda yayladım, ne din yoluyla taraftar avladım, nede; " Aldatıldım!" diye ağladım. Ülkesine, medeniyet ve barışa inanan, sadece ünvanı Gazi ve Paşa olan bir İnsan. "Atatürk" Adımı sizlerden aldım ve yurduma, ve insanlarıma ve "Yurtta Barış-Cihanda Barış!" andıma hep sadık kaldım. Birlikte savaştık saltanatı yıktık, birlikte tekke ve mederseleri kapattık, birlikte yaralandık-öldük bu vatana aşık olduğumuzdan. Kovduk işgalciyi yurdumuzdan, yendik-yenildik ama neticeyi gördük. Birlikte "Demokrasi-Laiklik ve Cumhuriyet‘i" seçtiğimizi sanıyorum, birlikte "Parlementer Demoktasi" yi savunduğumuza inanıyorum, birlikte "Yürütme-Yargı ve İdare" Gücünü sadece meclise verdiğimize, birlikte "Egemenlik kayıtsız-şartsız Milletin‘dir!" dediğimize, birlikte hürriyet-uygarlık ve barışı sevdiğimize göre, birlikte kazanacağız önümüzdeki mücadeleyide. Kiminiz "çok yaşa!" Diyor, kiminiz küfrediyor bana, ediyor devrimlerimi baş-aşşa. Kiminiz büstümü kaldırıyor meydanlardan, kiminiz "Hayır!" diyor rejim değişikliğine candan, kiminiz "Evet!" diyor Anayasa Halk Oylaması‘na -yanlış olduğunu bile-bile- 2017 Yılı 16 Nisanında aba-altından-sopa gösterene evimizin anahtarını, tarlamızın tapusunu verdik, birlikte bakın ne hale geldik! Eğer bugün yurdumda, birileri "Ata’m İzindeyiz!" diyorsa, fotoğrafım-önü nutuk atıp, devrimlerimi çiğneyebiliyorsa, dini poltikaya alet edip ülkemde birileri seçim kazanabiliyorsa sinsi-sinsi, birileri devlet kadrolarında hain yetiştirip yapabiliyorsa „Cemaat“ adlı gizli bir tertip, birileri aynı dümenin rotasında kalıp avlayabiliyorsa bulanık suda balık, birileri sahte üniversite diplomsasını noterden ettirip tasdik, -yürürlükteki Anayasaya da ihanet edip- üçünci kere Cumhurbaşkanı adayı olabiliyorsa birileri „Boyalı Parmak oylaması“ ndan kaçıp, hile katabiliyorsa seçimlerde açık-açık… Ey Türk! Ben Atatürk, Ata’nız olarak anlayamıyorum ben bunu; Bu „birileri“ de kim, kim-kimin dostu, peki paylaşılamayan kimin Postu? (*) 14.02.2017’de ilkini yazdığım ve tamamı 6 adet olan NİSAN YAĞMURU (9) uzun şiir serisi; Mayısta yapılacak Cumhurbaşkanı seçimlerine kadar, güncelleştirimiş şekliyle ard-arda sürdürülecektir. |
*** NİSAN YAĞMURU *** şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...