Yitik - 18. -18- ilk hanımın babası memur gitmiş bilmen nereden nereye oradan evlenmiş, kızı bilmen nerde doğmuş, biz memuriyet de tanıştık, tayinimiz çıktı bir başka yere çocuklar başka başka yerlerde doğdular, okudular ayrı bir şehirde memurlar ilk hanımı kaybettiğimiz yere defnettik anası-babası her biri ayrı bir yere defnedildi eş dost sayesinde tanıştık nasipmiş evlendik taşındık Antalyaya nereliydik nereye geldik. çocukların her biri ayrı bir yerde her biri ayrı tece-millet de memur zorr be! ben çocuklar, yeni hanım nereli nasıl bir yerli olunur; nasıl huzur bulunur insan kendini bir yere ait hissetmez mi! ….! uzaklardan gelen, üç-beş kişiyle kalkan bir cenaze, kendi başına avunan çocuk ondan medet uman küçüğü ak sakallı bir ihtiyar, yaşlı bir kadın ya hasta, ya hastası var tek bakıcısı torunlarının ya ölüverirse endişesi, ne olur bu çocukların hali insan olduğuna utanırsın umursamazsın ölümü; bir gurbet türküsü alır götürür benden beni kahrederim her şeye.. gel de gözlerin dolmasın ağlama bir sazın sesine “gurbette ömrüm geçecek• bir daracık yerim de yok oturup derdim dökecek vefalı bir yarim de yok” . |