HAYAT HİKAYEM (18) - ASKERLİK, VATAN BORCU (I)Sene yetmiş üçün Mart yirmisinde Baktım olmayacak, versem de emek Ezbere yaşayıp savrulmaktansa En iyisi vatan borcu ödemek OKAN’la birlikte telaş, heyecan Denizli yolunun en başındayız Yirmi aylık çok özel bir yaşamın Yeni bir dünyanın kapısındayız Onbirinci Piyade Er Eğitimi Tugay Komutanlık, Özel Bölük’te Ben, istihkâm takımında "acemi" OKAN “cikcik” Kavsara’ lı keşifte Botum, kepim, kışlık elbisem ile Saçım üç numara, firarda bıyık Aynaya bakınca bir yabancıyla Konuşur gibiyim, bu ne tuhaflık Sivilde küheylan gibi yaşarken Prensip orada zirveye çıkar Hayat çokça anlam kazanır inan Askerlik adama payeler takar Nöbetler adeta övünç kaynağı Görev sırasında uyku yok göze Ya devriye ya da koğuş faslında Uyuyanın canı emanet bize Sabahın beşinde “kalk!” nidasıyla “Son sayı üç” diyor çavuş koğuşta Elbiseyi en son giyen cezalı Onun içi herkes büyük kaçışta Mıntıka temizliği bitince hemen İçtimaya başlar erat tam takım Kontrol biter, yemekhane faslında Kahvaltıda ne çıkacak merakım (Arşiv 16.3.1996) |
*** HAYAT HİKAYEM (18) - ASKERLİK, VATAN BORCU (I) *** şiirini, beğeniyle okudum. Nice güzel şiirlere diyor, Şair Arkadaşımı içtenlikle KUTLUYORUM...