1
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
646
Okunma

EYLÜL
Ben Eylül’den hazetmem;
bu yüzden biraz Cemal olurum,
biraz Nazım,
en çok da kendim olurum.
Bazen Attilâ olur,
mecbur kalırım sana;
sen bilmezsin.
Sonra aşkların şairi Ümit Yaşar gelir aklıma.
Emsalinden sual olunmaz ama
oturur da bir şiir yazarım.
Derken Eylül’de başlar korkularım.
Zemheride titrese de bedenim,
okşarım sıcacık sevgi tümceleriyle yüreğimi.
Sen,
O ve diğerleri bilemez
darağacının çiçekler açmadığını.
Açarsa dilde âhlar açar.
Itrına müptela fesleğen olmasam bile,
kırık bir saksıda gül koklasın aşka ahrazlar.
Zakkum da güzel açar;
sızlatır yüreğimi.
Parmaklıklar ardı tutuklu özlemler…
Acaba hayata geç kalmışlığım,
prangalı düşlerden mi hınçla hınç içimi kanatır.
Belki de öyledir.
Çünkü Cahit Sıtkı gibi otuz beş yaşında değilim;
Ama Orhan Veli gibi oturmuşum denize karşı.
Öykü bu ya,
belki bu yüzdendir:
bu güzel havalar mahveder beni.
Bu yüzden ben,
her Eylül biraz sen,
biraz ben,
biraz aşk olurum.
Efkan ÖTGÜN
5.0
100% (5)