Ada
Ada sahillerinde yüzümü okşuyor batı rüzgarları
Gözlerimi kapatıyorum.. Sanki aylardan papatya mevsimi Günlerden bahar.. .. Bu sene karadan biraz daha geride deniz Yosunlar taş yığınları arasında esir Denizin asi dalgalarıyla evrimleşen kayalar Kar kütleleri gibi soğuruyor Seslerini marmaranın Tatlı demleri hatırlatan bir yaz akşamı buzhane balıkçısında asma kapısında kilit Sahilinde feryat figan anason kokusu ve Mavide Kontrolsüz çoğalmış bitkiler Kıyısında ölü balıklar.. .. Köşedeki Kavağı idam etmişler.. Yolunda yeller esiyor.. Korkmuş gözü Cevizin Yaprakları çiroz gibi .. Bir evin önünde Manzarayı kestiğinden Uçurmuşlardı başını beşiktas yolunda Diye tembihledim ladinin budağına egilip.. Boynunu uzatıp durma.. .. Her gün bekliyorum Suadiye’den karşıyakayı seyredalıp belki gelir İstanbul’a o eski güzellik Mavi soyunur katmanlarından Seyrelmiş dallarında artarak gürleşir saçları yeşillerin Çocukluğumuda getirir belki Kollarımda masal kitaplarıyla Ah dar sokaklar değirmendere Çekirdek ada ahalisi Güllü ev .. Geçiştirip umarsız yaşadığım bazı şeylerin Kıymeti ne büyükmüş... ... |
Ben zaten otantik hastası bir kadınım. Eskiyi yad eden kaleminize sağlık sevgili Rana..
Önceden adımını at denize gir,..git git kum denizin dibi ışıl ışıl..En çok Heybeli Adadan girerdim denize çok özledim..
Yüreğin dert görmesin sevgilerimle..
Ferda,ca tarafından 7/2/2022 2:09:33 AM zamanında düzenlenmiştir.