S O R D U N M U ?
151- SORDUN MU ?
Sıladan boynu bükük büyük kente gideli, On iki mevsim geçti, hiç haber alınmıyor. Kaderine kahredip köyünü terk edeli, Telefonu kapalı, ona ulaşılmıyor. Babasına durumun merak edip sordun mu? Garipler yaşayamaz, gurbet eli şehirde, Perma perişan olur, nafaka temininde, Garipliği hisseder, her nefes çekişinde Hatır soran aranır, mevlüt, bayram gününde, Arayıp soran var mı? merak edip sordun mu? Çocukları perişan, arayıp soran olmaz, Bacadan duman tüter, tavada aş bulunmaz, Sabah okula giden, sıcak bir çorba içmez, Kuru ekmeğe hasret, böyle müşkül yaşanmaz Ne zaman çorba içmiş, merak edip sordun mu? Aklıselim, çok dürüst, beyefendi bir kuldu, Karınca incitmezken, çok büyük bela buldu, Canhıraş çalışırken, sıladan, yardan oldu, Gözünden sakınırken, oğlunun benzi soldu Eşine, sağlığını merak edip sordun mu? Gurbetin kahrın çekmek, üstün yetenek ister, Feriştahı olan da, hor görülmekten bezer, Dert dert üstüne ekler, beterden daha beter, Memleketin havasın özledikçe hep özler, Sılayı özlemiş mi? merak edip sordun mu? Gurbet elde yaşamak, yürekte derin yara Sılayı özleyenler ansızın düşer dara, Doktor doktor dolaşsa, bulamaz derde çara, Cep delik cepken delik, cüzdan boş, olmaz para Süleyman Yıldız söyle, garip halın sordun mu? Süleyman Yıldız (Lemos5303) |
Süleyman Yıldız söyle, garip halın sordun mu?
Başını dertten derde vurup saçını yoldun mu
Gurbet elde bir gün olsun güldün mü
Tebrikler.