gözlerimi ellerinle kapat
bir zaman tut omurgandan eğil
gözlerimi ellerinle kapat manzaram sensin deniz degil biraz cila ve kadife ile parlat kandan daha kırmızı ağaçtan daha yeşil gözlerimi ellerinle kapat güneş bob ross’un beşinci katında hayri’nin karpuzları kabak - ozon tabakasını kulağına söyleyeceğim - dağların ardındaki müstakil ev bahçesinin kapısına sarılmış leylak kızımız olmuş okyanus adında masanın üstünde üçüncü tabak hadi yemek duası edelim Allah hepimizi cezalandıracak susayıp duruyor içimdeki fil afrika simsiyah prostat seni öldürüyorum herkesi öldürüyorum kendimi dahil gözlerimi ellerinle kapat tuzlanmış anılarla dolu sahil dinazorlarıda hatırlıyorum çat pat gözlerimi ellerinle kapat hızla yaklaşıyor ateşlenmiş fitil patladı patlayacak mühimmat ragıp vardı zeliha vardı ve cemil bir kaç gün eksik şubat ben insanım diğer insanlar gibi fakat adımı sen ’kayıtlı’ bil gözlerimi ellerinle kapat üşüdüm İnsansız Çernobil duvara asılmış her saat bir şeker almaz mısın ağzımız tatlansın hayat anlayamaz sevmeyen aşk yabancı dil abi derim kendimden büyüğüme ve elini öperim kalbim başım üstüne koyarım tamamdır senin sözün geçer bütün bu acılara kahırlara inat sana iyi şeyler söylemek isterim ya kolu kırılır yada dizi parçalanır aklıma düşenlerin - sofra bezi ser yere dökülmesinler - alarmla uyanır hep uykularım günlerden ne pazar nede resmi tatil beş dakika daha uyusam yorgunum hayat bir yastık kuş tüyü yumuşacık rahat gözlerimi ellerinle kapat kayıtlı |
Çapkın meltem gibi yumaşak fakat içi dolu dolu çok zengin
Ve anlatımı pek nahif yormuyor okurunu
Bayıldım şiire
Kutluyorum kaleminizi şair
Vede gününüz kutlu olsun