Mecnun
Her aşk kapısında, bir Rıdvan durur
Mecnunlar cem’ine, yananlar gelsin Bu aşk ki; insanı yakar, kavurur Nefsini zincire vuranlar gelsin Gönüller har tutar, aşkın od’undan Her cümlede bahsettirip durur adından Mısralara dönüşen dert kelamından Derman eşiğinde duranlar gelsin İnsandan insana değişir sema Kimi duysa da sağır, kimi görse de amâ Kor tutan gönüller tutar mı yama Gönlünü ateşe atanlar gelsin Fakirin yadına özlemler düşer Özlem eşiğinde bekleyen, pişer Yokuşu görmeyen, düzlüğe koşar Düzlüğü yokuşa satanlar gelsin Gelsin, gelsin od ile aşk yutanlar Aşk’ı hatırda tutup, ömrü unutanlar Gelsinler mecnun olup, kaf’a tutulanlar Sakallıyı da mecnundan sayanlar gelsin |