Peygamberimiz (sav) Necm Suresi, 3. ve 4. ayetlerde de bildirildiği gibi: “Kişisel arzularına göre de konuşmamaktadır. O, kendisine indirilmiş vahiyden başka bir şey değildir."

Dolayısıyla sahih hadis kaynaklarında ki Hadislere, Müslüman olarak itibar etmemiz gerekmektedir. Aksi peygamberi kabul etmemek olur.

"Vahiysiz hayat ve kelam insana hezeyan ve zulmet," çok doğru. Ama peygambersiz din de nasıl olacak peki. Vahiy ancak peygamberlere geleceğine göre. Peygamberi devre dışı bırakıp vahyi doğrudan Rabbimizden mi alacak insanlar?

Burada uzun uzun bu konuyu anlatacak değilim. Ancak, "Söylenmeyen bir sözü söylemek ya cehaletinden yada Ahmaktır." sözü ağır olmuş ve buraya yakışmamış. deyip bırakayım. Daha fazlasını yazmayayım.
Son yıllarda moda olduğu üzere sanırım hadisleri kabul etmeyenlerdensin.

Ben bu tür insanlara hep şunu soruyorum ve cevap alamıyorum.
Namaz kılıyor musun? kılmıyorsa zaten başka bir şey sormaya gerek yok. Kılıyorsa, O zaman şu soruya cevap istiyorum. Namazı neye göre ve nasıl kılıyorsun? Vahiyde namazın tarifi yok.

Bu konuda cehaletimizi giderirseniz dua ederiz. Belli olmaz bazen cahillerin bazen ahmakların duası da kabul olabilir.

(Levlâke levlak lema halaktül eflak = Sen olmasaydın kâinatı yaratmazdım) Hadis-i kudsi,

[Mevahib-i ledünniyye] - [Hâkim] - [Taberanî] - (Mir’at-i kâinat) Gibi kaynaklarda var.

İmam-ı Rabbânî, İmam-ı Taberanî, İmam-ı Hâkim, İmam-ı Deylemî, Marifetname kitabının sahibi İbrahim Hakkı Erzurumî, Mevahib-i ledünniyye sahibi imam-ı Kastalanî, Yusuf-i Nebhânî hazretleri gibi Ehl-i sünnet âlimlerinin bildirdiği sahih bir hadis-i kudsî varken, yok mu kabul edeceğiz.

Teşekkürler Üstadım. Şeref verdiniz.

Selam ve Saygılarımla..

Yorumunuzla onurlandırdınız efendim. Teşekkür ediyorum.
Hayırlı Ramazanlar. Cümlemizin Cuma'sı mübarek olsun.
Selam ve saygılarımla.
Esenlikler diliyorum.