Buraları Sanki Daha Güzeldi Eskiden
Buraları sanki daha güzeldi eskiden.
mahallemizin demirbaşı güzel abilerimiz ablalarımız sağlam esnaflar vardı... Lokantacı Metin dükkanın önüne çıkar pakaat kes biiir yağlı olsuuun diye bağırır dururdu... Hemen yanında Rizeli pastacı Hamdi onun yanında Saatçi Şükrü öbür tarafta Bakkal Amca dön yokuşu Dağıstan Pide çaktırmadan sigara içtiğimiz tek mekan sahibi Rüştü Amcayı rahmetle an... Buraları sanki daha güzeldi eskiden fırıncının çırağı Zeki Sarı Baba ayyaşın teki "Ula Zeki İstanbul ne ki Erzurum yaylaaa yaylaaa" Yan sokaktaki Zeynep Ablaya orta şekerli bir kahve yap bir çay ver sana anlatsın mahallenin su katılmamış dedikodularını kim ne der... Hamamlar arasında rekabet var tellakların hepsi arkadaşım paran bile olmasa keselerler üç beş gün sonra ver abi derler harbi alın teri kazanıp helalinden yerler... Ermeni meslektaşımız Karabet Usta ve damadı İsmail Abi cumadan cumaya gelirler alışverişe dostluğun hısımlığın nişanesi işe bak işe... Buraları sanki daha güzeldi eskiden Meslek Lisesinde güzel kızlar vardı gözlerinin içine baktığımız durup durup abayı yaktığımız kırk sene öncesi bu anlattıklarım yaşadıklarımız güzeldi yine de zıplamadan göğe değerdi başımız... |
okuma hazzı veren müstesna dizelerdi.
tebrikler ve saygılar sunuyorum...