Hoş geldin Melek
Öyle bir geldin ki,
Gelişin alt üst etti tüm dengeleri. Gözlerin, geçmişin karanlığından çekip kurtardı beni. Hayatta kalmak için tutunacak bir dal arıyordum, Kader seni gönderdi bana. Ve iyi ki gönderdi. Yoksa çıldırmak üzereydim düşüncelerimden, Hatta tam kesiyordum hayatın ipini, Kayıp gidecektim bir yıldız gibi gözlerimden. Uzun yoldan geldin, otur baş ucuma soluklan, Benim de uyanmam lazım geçmişteki kabustan. Hoş geldin ve iyi ki geldin. Sana güzel gözlü melek diyebilir miyim? Adını söylemek istemiyorum, Zira çok görürler, seni de alırlar benden. Sonra yine yalnızlık, yine çaresizlik kalır bana. Biliyor musun, çok yorgunum... Aslında yorgun mu, kırgın mı tam olarak ben de bilmiyorum. Tam şurada, solumda, bazen bir yangın, bazen bir taş var, Ne söndürdü yangını, ne de alıp götürdü o taşı, gözümden akan yaş. Ben hep geç kalırım, Sana da geç kaldım. İçimde onca acı varken, Kendimle birlikte seni de yakarım. Ne üzmek istiyorum artık, ne de üzülmek, Gerçi ne üzülecek, ne de kırılacak bir kalbim kalmadı, Hepsi paramparça. Umut edip hayal kuramıyorum mesela, Şimdi sana güzel sözler söylemek istiyorum, Sen de gidersin diye korkumdan susuyorum. Gitmezsin değil mi? Sen de öyle bir gün beni karanlığa itmezsin değil mi? Kalbimi sersem önüne, Sen de ezip geçmezsin değil mi? Daha ilk günden gelmek istemem üstüne, Biraz dinlen sen, sonra yalnızlığın yalnızlığıma, Gönlün gönlüme eş olur. Belli mi olur, belki yarına doğacak güneş mutluluğa olur. |
Emeğine yüreğine sağlık
_______________________________Selamlar