mecazetseni kimselere anlatamam; beyaz soğukda kalan kış mevsiminde, ve gözlerinin değmediği yerde üşüyorken ’ karan, lığım, uzanmışken; bir ağaç gölgesinde gecenin, ağaç; kızıl saçlarıyla, kökleri gecenin göğüne kadar derin, ağaç; dar ağacı, gövdesinde heybetli ölüm, toprağında yıkandı; kan kırmızı harfler, dilim dilim kesik, uğursuz cümleler; ben seni, su gibi anlatamadım... kırık dökük kalbin suskunluğunda ve hesaplaşırcasına tutuşurken ten, mavinin gür ağıdında yankılanır defnettiğim her dün , sığ koyuluklarda bulur; vakit nesnini, tınısına acılar bestelenir nehrin, akıp gider şehir, ak köpüklü sandalda, her adresin bir kıyısı olur, tükenir adımlarım; kaybolurum şiir, şiir, sana nefesimde aşkı yaşatırım, ağaç ruhunu haykırır, ölüm olur dalında yaprak, saat ecele yaklaşır, ben seni; tanrıya bile anlatamam.. gel sebepsizce helalleşelim.. kadavramın "" DÜŞLERİ, KaRaN |