TÖRE
bir mezar başındaydı
Seninle buluşmamız
Üşüyordu ellerin
Kilitlenmiştin gönlümün bam teline
Ölüm karanlığında küskünken kaderine
Bu topraklarda olur ürkütücü yalnızlık
Tore dediklerimiz insanlığa kelepçe
Her vurulan bedende
Yeni yazgılar pişer
Bana, her bakışında
eriyorum bir anlık
Törenin en çıkmazı yaşanır yöremizde

Kaş altı göz teması
fermanıdır sevdanın
Kaçıverirsin ürkek
kırılınca kalemin
Ne tutkular katlettik  iki kurşun  ucunda
Ne civanlar bıraktık kefensiz dağ başında..

Acımasız anların
barbarca düşüncesi
Sönüyorken ocaklar
Vurulduk can evinden
Bir ömrü yok yerine tükettik sıra dışı
Sevdâlara yol verdik bunca acıdan sonra
Ve Kitaplarda yazar,
sevenlerin yazgısı
Bu hicran yarasında demlenir asırlarca
Uslanmayan insanlık
Barbarlık müptelası
İki dudak arası,
Ezrail gibi çoker
Her ağıtta demlenir kan damlası sevdaya biçilense ilkel töre cezası
Sönük bedende tüter, bu vahşet müptelası