GÜL YAĞMURUYükseliyorum ben, düşmedim aşka, Yanımda olsaydın son defa keşke, Ayağım düşerken bir garip köşke; Bakamaz olmuştum, düne, yarına, Tutuldum ansızın gül yağmuruna... Ben gergef yerine sevda işledim, Ne yana döndüysem seni düşledim, Çıkıp yücelere şeytan taşladım; Seni incitir de, üzerler diye, Bak getirdim beyaz güller hediye. Ne yükün var ise, yükle çekerim, Senin için dağ başına çıkarım, Gökte şimşek olur ansız çakarım; Sen istersen toprak yolun olurum, Düşerken dayağın, dalın olurum. Benim için vefa bir semt değil ki, Ben kurnazlık bilmem, değilim tilki, Sayıyla işim yok, bilmem, bir, iki; Kırk yıl tanımadın, şu anda tanı, Kucakladım senin için zamanı. Ay dedikçe, ay öpüyor alnımdan, Bir hale döndüm ki, yenmez tadından, Hiç eser kalmadı bil, inadımdan; Keçileri saldım dağa gittiler, İnanmazsın asla dönmeyecekler... Bir defa yürekten sana yar dedim, Geldim, senin için, bu diyar dedim, Ahde vefa için kardım, eridim; Döndüm en sonunda güne yüzümü, Senin için son kez çaldım sazımı. Hayrettin YAZICI "Şu dağların yükseğine varsalar, Lale, sümbül, mor menevşe derseler" |
SAYGIYLA..