Lisan-ı EdepAllah’ın (cc) adı ile başlayalım kelama Sekinetle erişsin, maksadımız tamama Ne kırıcı bir üslup, ne karavana kurşun Ne esip gürleyerek; yakıp, yıkıp savursun Edeple yazıp kalem, naif cümleler kursun Arzuhal dizelerde çekmeden türlü cefa Muhabbet membaından, kalplere dolsun şifa Yazmak yahut zikr’ile hemhâl olmaksa niyet Hal-İ Pürmelalini eylemeden şikayet Usulünce etmeli letafetle, hikayet Hâlden şikayet eden düşürür kalbe keder Akledenler olmasa, gerektir ki derbeder Hakikati bilmeyen yönelsin ihtiyata Fena söz sahibini, düşürür müşkülata Mahir elden marifet, tabidir iltifata Mahareti şer olan, nifak taifesidir Özü, sözü bir olan ahlak abidesidir Kimse mükemmel değil, illaki şaşar beşer Sen bütüne talip ol! Bölenler kayıp düşer İpi kopan inciler, dökülür; üçer beşer Yazık etme kendine, söze katıp da kara Müslümana yakışmaz; gıybet yalan, iftira Toparlanmalı artık, hızla çarpmadan dibe Her şey suya muhtaçtır, insan hemi edebe Zuhur eden hikmetle, bağlanır bir sebebe Düşünmeyi unuttuk! İdrak hakeza öyle! Akledip de ey insan, aslına rücu eyle 2 Kasım 1021 |