UMUDUN ADI KADIN (41)Şiirin hikayesini görmek için tıklayın “25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü. Dominik Cumhuriyeti’ndeki diktatörlüğün yıkılmasında büyük rol oynayan ve bunun bedelini 25 Kasım 1960 tarihinde canlarıyla ödeyerek bugünün sembolü haline gelen “Mirabel Kardeşler”e selam olsun...
Patria, Minerva ve Maria adlı üç kız kardeşin mücadelesini daha iyi anlamak için tarih sayfalarına kısa bir yolculuk yapalım. 1930’dan 1961’e kadar Dominik Cumhuriyeti’ni yöneten Rafael Trujillo’nun diğer bütün diktatörler gibi halka vaat ettiği tek şey baskı ve zulümdü. Mirabel kardeşler, diktatörün baskı rejimine karşı durdukları için defalarca hapse atıldı. Bir 25 Kasım günü, üç kardeşin arabasını yolda durduran Trujillo yandaşları, onlara önce tecavüz ettiler, sonra da öldürüp uçurumdan aşağı attılar. Öldürüldüklerinde Patria 36, Minerva 34, Maria Teresa ise 24 yaşındaydı. Vahşice katledilmeleri akıllara Maria Mirabel’in şu sözünü getirdi: “Belki bize en yakın şey ölüm ancak bu beni korkutmuyor. Haklı olan her şey için savaşmaya devam edeceğiz!” KELEBEKLER ZAMANI Bu üç cesur kadının katledilmesi diktatörün sonunu hazırlayan süreci başlattı. Bu nedenle, Mirabel kardeşler baskıya, zulme direnenlerin simgesi oldu. Kardeşlerden birinin kod adının “Kelebek” olmasından esinlenerek “Kelebekler” adıyla anıldılar. Mirabel kardeşlerin hayatı ve mücadelesi hakkında “Kelebekler Zamanı” isimli bir roman yazıldı ve bu roman aynı isimle beyazperdeye uyarlandı. 1981 yılında Güney Amerika Kadın Çalıştayı’nda, 1999 yılında ise BM tarafından, üç kardeşin öldürüldüğü gün “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Uluslararası Dayanışma Günü” ilan edildi.“(Sayın Aylin Nazlıaka’nın 25 Kasım 2021 günü Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınladığı „KELEBEKLER ÖZGÜRLEŞTİRİR“ yazısından alıntıdır. Yazının tamamını okumanızı öneririm.)
Korku mu?
Bende boşuna arama onu! Duru su gibiyim derindir dibim, kızarsam kaynarım değeni yakarım, dinginim ama sığmam kabıma! Buğu gibi hür bir umut kıvamına varınca; Çıkarım göklere olurum bulut, rastlarsam orada şiddet-soğuğa kar, tipi, su olur çisem-çisem yağarım yağmur, dinginim ama sığmam kabıma! Akan suyu barajladığın gibi beni bir setle hele, yada şiddet-baskı ile dene sindirmeyi! O kadar çoktur ki arddaşım-yoldaşım-eşdaşım, başaramazsın bunu sen arkadaşım. İyisimi; Bırak bu “kek olma” kibirini de, gel verelim el-ele; "Bir Çisem Su" gibi(*) (*) Yana yatık/içeri şiir SEVDA DİZELERİ 4 şiirimin küçük bir parçasıdır. |