Yağmurla SohbetYağan yağmur ne de masum Ilık ılık, nazlı nazlı... Dokunuşu ıslak ama mevhum Ses verir çoklu, azlı. Senin de için acıyor mu yağmur Gözlerinden dökülürken? Acıların bulutlarda mı mağmur, Yine yağdın mı üzülürken? Bazen toprağa sert serpiliyorsun Dertlendiğini hissediyorum. Arada şefkatle yüzüme değiyorsun, Sözlere muhtacsın biliyorum... Fırtınayla alıp veremediğin nedir? Bırak o da hüznünü savursun. Senin yerin yüreğimdedir; O beni yakalamakla avunsun... Gece yine ağladın duydum sesini, Sanki dalgın ve çok kederliydin. Sezinledim düşünceli nefesini, Yoksa gitmeye mi niyetliydin? Vaktinde denedim işe yaramıyor; Misafirperver degil yalnızlık... Kalp alınınca, kalmaya eli varmıyor; Alıkoyuyor seni garip kırgınlık. Sakın bir daha deneme yağmur, gitme. Bendeki hasret kuraklığın dibi. Bana iyi geliyorsun başlamadan bitme; Şimdi biraz daha ıslandım gibi... (Arşiv/2017) |