Sürgüne Saldım Suskunluğumu
Hafızamda zincirli öfke kitabım
Ezbere okumadım Sayfaların özgürlük çığlığını duy istemedim Çamaşır ipine konmuş lekeli sözlere Düğüm attı suskunluğum Boğumlar da kekeleyen kuş sesleri Güneyine göç etsin istemedim Çektim Sonbaharın kahverengi fermuarını İntizar döken eleştiri ağacımın Hışırtısını duy, üzül istemedim Hırçın şimşeklerimi ikiye kırdım Çatırtısını başından aşağı dökmek istemedim Bulutlu yüzümü kendime döndüm Yedi veren nisan yağmuru sivilcelerim Kıraç suratına yerleşsin istemedim Bir damlanın gölgesi kadar Üzülmeni istemedim Sert ünsüz hecelerim doluştu vagonlara Şiirlerim sana raylar çizsin istemedim Sitem yüklü filolarıma demir attırdım İmlası bozuk hüzünler Limanına doğru Bir mil bile yol alsın istemedim Vallahi üzülmeni istemedim Hemşire kepi giymiş sağduyumun Duvardaki resmi sus işareti yaptı Sevincin artsın diye sustum Ve Boş bulunurum duyarsın şiirimin avazını diye Sürgüne saldım suskunluğumu Malta’ya |
Kocaman tebriklerimle. Sonsuz saygımla...