AYAK SESLERİ
Ne zaman kendimle kalsam baş başa,
Mabedime dalar ayak sesleri. Benliğim ürperir, düşer telaşa; Huzurumu çalar ayak sesleri. Yankılanır boşluk o meşum sesle. Yaklaşır iştahla, şevkle, hevesle, Bir anda donduran, soğuk nefesle, Korkusunu salar ayak sesleri. Tek hamlede boylu boyunca yıkar, Boynuma yargısız hükmünü takar, Haince dolanır, sıkar da sıkar, Sanki çelik yular ayak sesleri. Gölgeler büyürken ışığım söner. Feleğim şaşırır; şirazem döner. Tepeden tırnağa üstüme siner, Terim ile sular ayak sesleri. Kıvranırken ruhum azap içinde, Beynim yanıt arar “kim”de, “niçin”de. Kalbim yalnızlığın idam suçunda. Canım kana bular ayak sesleri. Ne musalla taşı, ne de bir mezar... Kefensiz, tabutsuz cesedim bizar. Kütükte kaydıma intihar yazar, Son namazım kılar ayak sesleri. Mücella Pakdemir |