GölgesizŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Eylül…
Mazide yitik durur
Günlerin rengi Irak vakitlerin Pus çökmüş tümceleriyle Bir başına Gölgesiz… Mavisi sürgün olan şehirlerin içerisinde Göğün firar etmiş ışıltılarıyla Adı konmayan kederler yar olur Bir masal anlatılır hep “bir varmış bir yokmuş” Suskunluk çarpar Gözlerin göremediği yarınlara Derin bir soluk Güz yağmuru uyandırır Eylül niyetine… Yanan tütünün sesi çınlar kulaklarda Bir adımlık boşluk Sonrası şafak Mevsim hep kızıl yapraklar Sercan S. |