SusuyordukSusuyorduk karşılıklı Birbirimize delice su/sarken susmayı tercih ediyorduk Sessizliğini ölçüyorduk belki de ilişkinin Sabrını sınıyor nabzını tutuyorduk Susuyorduk öylesine kararlı susuyorduk ki battaniye arasına bırakılmış bir not ile cami avlusuna terk etmiştik sanki birbirimizi ’güzel sever, çok güzel sever.’ Susmayı seçmek bir plan işi değildi planlı olamazdı birbirine susamışken bu denli! Ki akıl işi de değildi, belli! Hesapsız gereksiz ilk adımın ardına düşülmüş birbirini takip eden adımlardı... Atılan ilk adımla pişmanlık duyar bazen insan geri dönemez ya belki de gururundan! Susuyordum susuyordun gereksizce susuyorduk ve zaman akıp gidiyordu. Cami avlusu nemli ve soğuk daha fazla bekletme beni emi! |