ELVEDA
TOZLU RAFLARDAN
Bundan tam 27 yıl önce yazmış olduğum bir şiirimi paylaşacağım şimdi sizlerle...Tarih 10 /01/ 1994.... ELVEDA..... Ey Koca Maraş! Ey İhtiyar Kent..! Gidiyorum bu şehirden sevdiğim sana emanet. Taşın, toprağın..., ekmeğin, suyun Hepsini geri veriyorum işte; al senin olsun. Hadi eyy ecdadımın kanıyla beslenen ihtiyar! Şimdi sıra sende. Hadi bakalım..! Sen de benden aldıklarını geri versene..! Yaşayamadığım çocukluğumu, Hissetmeme fırsat bile vermeden yaşlandırdığın gençliğimi, Acı geçmişimi, kara dünümü; Dünümü olmasa bile; hiç değilse bu günümü verebilecek misin bana? Yakabilecek misin körelen umutlarımı? Dağıtabilecek misin içimdeki hazan bulutlarını? Hadi susma konuş! Ne olur bir şeyler söyle! Yaşama isteğimin geri geleceğini, Umut dallarımın yeşereceğini, Kader ağacımın şans meyvesi vereceğini, Ağlayan bahtımın bir gün güleceğini Söyleyebilir misin bana? Hâlâ niye susarsın ey koca şehir? Hadi konuşsana..! Gerçi biliyorum... Boşuna bu yalvarışlarım. Çünkü sen; aldığını tam alır, Vurduğuna da tam vurursun. Öyleyse ben de terk ediyorum seni, Haberin olsun..! Nereye mi gidiyorum seni bırakıp? Nereye olacak (!) Vakit geldi.. Ecdadımın yanına gidiyorum artık. Şimdi senden son bir isteğim var sakın etme ret. Bizim kitabımızda olmaz; bilirsin Emanete ihanet. Evet ey Koca Maraş, ey ihtiyar kent Gidiyorum bu şehirden! Sevdiğlm sana emanet! Elveda Kıprıs Meydanı, Elveda Trabzon Caddesi! Elveda! Asırlardır dimdik duran, Maraş Kalesi! Elveda beton evler, elveda buğulu camlar Elveda..! Kendi odamda yaşadığım nice gurbetsi akşamlar. Elveda dağlar, taşlar! Elveda atkadaşlar, Beni tanımadınız ama size de elveda, Eyy gökteki uçan kuşlar! Elveda dostlarım, elveda tüm sevdiklerim Beni affet ama sana da elveda sevdiğim Elveda yokuşlu, düzlü yollar, Elveda kaldırımlar! Elveda ey Kahraman Maraş, Elveda Maraşlılar! Hoşbulduk ve elveda! Evet;eyy bu iki kelimeden ibaret olan kahpe dünya Sana da elveda...! Nurgül KAYNAR YÜCE / K. MARAŞ |