Geleceğin Çocukları İçin
Yaşadı ve öldü diyecekler
Tanımadıkları halde Yüreğimin güzel olduğundan bahsedenler Şairdi diyecekler Dik başlı Kural dışı olan ne varsa karşısında Hiçbir ihtimali gözönünde bulundurmadan Toprağa imla ile basan ayaklarımı alacaklar Karıncalara ayarlanmakta olan Merhametli ve gariban Diyecekler Zarif ölürken de zariftir Yorgunluğumu Tepeleri çıkılmaz gösteren yanılgılarda kullanacaklar Yüreğimi takacaklar Köprüden geçmek için korkusuz Ve ben Bu dünyaya bozgunculuk salacağım Salacağım o öfkeden beslenen sözlerimi Acılar sayesinde tanıdığım dünyaya Saldıracağım bütün hıncımla insanlara Yaşamak için kural değil merhamet gerekli Yaşadı ve öldü diyecekler sadece Oysa Ellerimle acıları bıçaklardım her gün Süngülerden daha keskin sözlerim ile Yazgımın Yüzüne yüzüne vururdum Neden benim için böyle hayat Parçaları kaybolan bir yapboz gibi yarım ve umutsuz Kimsenin sormak istemediği bir soru gibi kalırdım Çözülmeyen Bileyim neye kurban gittiğimi ya Rab Bana kalan neymiş göreyim İneyim Acının özüne Göreyim dibi Göreyim o acının en doruğunu Bana Yazılabilecek bütün şiirleri yazdıran kırgınlığı Göreyim nedir o Herkesin yazmak istediği İçinden atmak istediği Haykırmak istediği şeyi Yaşadı ve öldü diyecekler Yaşadı ama nasıl Bu hayatı bana zorla giydirenler Bilecekler benim sahiden yaşadığımı Gecenin içinden iniltiler duyarak Neleri yüklendiğimi Çünkü ben Ellerimle ben Sırtlanırdım yüreğini halkın Gövdem Yayından fırlamış her oka sahiplenirdi Çocuklara değmeden Çünkü çocuklardır beni yaşatan Ayıklardım acıları çocukların gülüşlerinden Dünya sürekli bir tarafını gösterip dururdu bana İşte budur benim için yaşamak İşte bu Bu kadar Yaşadı ve bitti diyecekler Belki öldüm Evet Ama bitmedi Dün Akif’ti Bugün Ömer Elbette bu devlet benim omuzlarımda Elhamdülillah müslüman bir şairim ben Çünkü besmele ile başlarım her şiire İşte öldüm Şimdi ülkem ne halde kim bilir Çocuklar ölüme mi akranlık yapıyor hala? Ömer Altıntaş |