TuanaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın "Aşk" felsefi değil
Cennettine girdin mi aşkın Sualsizdir. Gizem Dilsiz Aşkın Ritimleri tıkır, tıkır Yüreğim sokaklarına ses telniyor Bak sızıntısında Kayıp bir kız çocuğu doğurdu şiir Söyle Ben hangi kısır döngünün Anaçsız toprağıyım Zaman bana öyle ağır gelir Dört mevsim ağırlaşmış Yüreğimin öbeğine Sevgili kayıp rüzgârına Firik buğdayları, kuraklığa boyun büker Bedenim bana öyle ağır gelir Tan ağırlaşır gözlerimin sabahına Dem düşmüş yüreğim kırık penceresine Muzdarip bir acı süzümlenir kapımın eşiğinde Gözlerim bana öyle ağır gelir Aşkın Gözlerinden tuana çisiliyor Bir yıldızın seyrinden Ne çok şafak ezberledim bir bilsen Gözlerime kapanmayan sabahlara Sözyaşlarım bana öyle ağır gelir Ki Şiir müfredatı bilmem Aşk gibi Şiirler sahipsiz gece Zaman kırıntısı içinde kelimeler Ağlıyor kağıda, kaleme Ben/Sen gibi Üşüyor ellerim hiç dokunmadığım ellere Ağır sözcükler baskın Esir yırtılmalar göğsüme kesik atıyor Canım bana öyle ağır gelir Anladım ki Teferruat gerektirmiyor Durma, infaz eyle Akrebin zehiriyle Öldür sevdayı Hakkı kalmasın yarına Ezberim Uğurlamalı Gitmelere Bir kutsama vaktiydi düşler Yoksul bir sevda Ihlamur kokusunda Gri şiirin ruhuna sarılıyor Aşk Yüreğim bana öyle ağır gelir Gizem |