Aklımın taşları
Aklımın taşları
bu nasıl bir işkence aklımı közlüyorlar kızgın ateşte beyaz bayrak çeksem diyorum teslimiyeti armağan etsem gelen aklımı meze ediyor çalıyor çırpıyor eziyor kan sızıyor dalga dalga vurur aklım sahile bir Aylan ölüsüyüm kıyıda göçmen kuşlar mevsim şaşırmış gönül bataklığımda gül solmuş turna bekçisiyim katarım uçmuş yoncada tek yaprak kalmışım Yunus yolcusuyum çağ geçmiş he diyorum keçiler kaçıyor ho diyorum öküzler böğürüyor hoşt diyorum köpekler havlıyor Aslanlık mı onu hiç sorma kale burçları demirden demir geçmiyor emirden oy ki, oy oy bir yalan bulsam şu aklıma uydursam kendimi bu iklime aklım kayalara çarpıyor beynim dağlıyor parça parça kurtarın beni azap eziyetten yalanı doğrudan seçemedim karayı aktan geçemedim bana bir şeyler oluyor mizah okuyorum sabah akşam gülmekten katılıp kıkırdıyorum sonra gözlerimden yaş geliyor ağlıyormuyum gülüyormuyum ölümsüzlere ölüyorum can cenderede herkesin kafaya çip takmışlar beni unutmuşlar Ahmet Coşkun |