Rojava
Gölgesi suya düşen,
Canilerin postallarından kan süzülür toprağın ana rahmine. Yıkılmış köylerden gri bulutlar kaplar gökyüzünü, Nehirlerinden kan akıyordur artık, Ölüm kurşun, Ölüm ağır bir yük! Lisanı k’ayıp çocuklar koşuyor, gözlerimin deltasında Ağulu türküleriyle Acılı bir fon müziğinin sesini doğurur Mezopotamya Boynu bükük çiçekler açardı oysa dağlarında V’akit çok geçtir artık. Ö l m e k y a s a k Ve ben ne zaman özgür bir düş kursam Cumartesi yüzlü anneler ağlar. Lice de küçük bir ceylan vurulur dağlarda, Sesim içime kaçar. Mülteci bir yaşam yapışır boğazıma, Roboski de Rojava da kazılır sübyan mezarları, Kimi kardelen kokar, Kimi kanla karışık gül, Ben hep kaçak çay kokarım. Özgürlük! Adalet! Eşitlik! H E P S İ Y A L A N |