İnsan ;
bireysel çıkarlarının peşine düşmüş ise
böylece ; ayrışmaların uçurumlarına da
ayrıştıkça ; gücünü kaybeden insanlardan toplumlara
gelinen noktada
sonuç ne ?
toplumsal bütünlüğü yok edilen toplumlar
ellerinden öper birilerinin!

bireysel mutluluk mu
toplumsal mutluluk mu öncelenmeliydi ?
işin doğrusu ne idi ?

birimiz hepimiz için mi ?
hepimiz birimiz için mi var olmalıydık ?

tümüyle toplumun mutluluğu amaçlandığında
bireysel çıkar hesapları olur muydu acaba ?
bir bütün olarak toplum nasıl geliştirilir güçlendirilebilir idi ?

gelir dağılımında derin uçurumlar
tüm dünya ölçeğindeki zenginliklerin pastasından
% 95 ine sahip olan % 1 lik bir küçük azınlık
ve
pastadan yalnızca % 5 lik pay alabilen % 99 luk kitleler
nasıl başarabiliyorlar bunu ?
yani ;
bu denli büyük ölçekte adaletsizce sömürülebilmeyi.

bilimde, teknolojide akıl almaz büyüklükte mesafeler alınabilmiş iken
nasıl oluyor da toplumların büyük kitleleri
hala,
ilkel çağların cehaletlerine mahkum edilebiliyorlar ?
yoksa, bu durum ;
o tüm zenginlikler pastasının % 95 ini yağma hasanın böreği gibi yağmalayan
dünya genelindeki sayıları % 1 leri dahi geçmeyen yamyamların işleri olabilir mi ?
geriye kalan tüm kitleler cehalet uçurumlarının dibine gömülürken
ve
bireysel çıkarlarının peşinde bütün zenginliklerini kaybederlerken
maymuna bak maymuna! mı denmekte avutmak için ?

o cehaletlerin derin uçurumlarına gömülen kitlelerde
baktığını görebilecek
gördüğünü algılayabilecek
algılayabildiğini idrak edip anlayabilecek vasıf bırakılmış mıdır ?
yoksa ;
daha yoksul
daha cahil
daha çaresiz kitleler haline getirildikçe,
bunun ne kadar da gurur verici,
ne kadar da doğal,
ne kadar da yaradılışlarının gereği,
inançlarına uygun bir durum olduğuna mı inandırılabilmişlerdir ? !!
aklımda deli sorular işte bu gün.

ben ise , nice zamandır
baktığım her aynada
yalnızca bir tek maymun görebiliyorum
kendimi …

insanları ;
kendi özeleştirilerini yapmaya,
gerçeğin aynasına daha dikkatli bakmaya davet ediyorum.