1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
828
Okunma
Kibrit ateşine göre güneşin ateşi neyse
Bize göre öyle imana sahipti ashab-ı Suffe
Kadınsa kocasını, evlatsa babasını dini için terk ederdi
Ya gel Müslüman ol ya da uzak dur benden derdi
Onlar Resulün aşkına her şeyi bırakıp geldiler
Onu kendi öz nefislerinden daha çok sevdiler
Ancak böyle bir sevgi unutturur elemi
Böyle aşk ile unutur kul başına geleni
Cennet mi peygamber mi dense hiç tereddüt etmezlerdi
Tüm sıkıntılarına rağmen gene onu seçerlerdi
Ya Rabbi onlar gibi ne aç, fakir ve çıplağız
Lâkin onlardan bin misli merhametine muhtacız
İşte bu ulvi duyguları önüme katıp
Rahleden yastık yapıp, kuru yerlerde yatıp
Bir Ramazan sabahı Ravza’da açtım gözümü
Bir ilahi nur sağnağında yıkayarak özümü
Coştu içim çarptı kalbim bu bir rüya olmalı dedim
Bu nimete şükretmeye aciz kaldım ben Rabbim
İlk olarak direkler arasından yeşil kubbeyi gördüm
Bir yanımda şeyh efendim, diğer yanda Resulüm
Sağım nur, solum nur, önüm, arkam her yanım nur
Her kula nasip olmaz böyle yüce bir onur
Değişir miyim acaba bu mutlu anı bir ömürle?
Bir sultan gelse bile tacın tahtın verse bile
Beş yıldızlı değil iki ay bir güneşli oteldeyiz
Soframıza iniyor iftarda sağanak halinde feyiz
Medine, 23 Ramazan 1427 Pazartesi
5.0
100% (1)