Döllenemez Işıktan Yoksun Kır Çiçeklerimiz
Ben uzakların dinmeyen rüzgarı
Yerküre kabuğunu kıran derin dalga. Sen bağların, bahçelerin Ağustos sıcağına direnen Karlı dağların asil yüzü. Yüreğinde aşkı ebedileştiren adam Dört mevsimin sevda öyküsü... Uzaklaşmalı, gitmelisin benden Ben ki; gölgeli günlerin koruyla kendini yakan, Geceyi gözlerinde eriten kadın... Korkak yalnızlıkların cesaretinde yıkanan Gerçeğin ta kendisi, yalana küsen insan... Sen; her yeni ufukla, yeni bir bahara açılan pencere Ruhunda ateşle suyu dans ettiren deli bir aşık. Biliyorsun ki; zor ve uzundur aşkın gecesi Gölgeyken bir yarımız, Güneş’lidir diğer yanımız... Döllenemez ışıktan yoksun kır çiçeklerimiz. Sesime ses ol, anla beni Bendeki aşk değil, sevda değil Karanlıklarla beslenen kardeşliğin ta kendisi... Git yeni yürekler, yeni sahneler aç kendine Bir değil, binlerce günah işle aşk uğruna Ama dokunma hazanıma, baharı kucakla sen yine Korkuluklar bekçiliğinde ağır gelir bu sevda sana Yosun tutmuş kayalar yıkayamaz bu dalga... Rukiye Çelik 29.07.2008 19:16:00 |
Bendeki aşk değil, sevda değil
tebrikler...