Bir Gün Bu Vebayı Her Can Tadacak
Bir Gün Bu Vebayı
Her Can Tadacak Maskesiz âsiler ölüm saçacak Çember daraldıkça ateş basacak Dede torununa suçu yüklerken Her can ‘eyne’l meferr’ deyip pısacak Vicdansızda vicdan, insaf ne gezer İkaz etsen dönüp ömrünü çizer Bu ejder-i nihân pek marifetli Bakarsın evrenin sırrını çözer Tabipte mecâl yok hasta bakacak Ne bir su verenin ne cam açacak Kimsesiz, çaresiz, medet beklerken En yakın dostların senden kaçacak İnsanlar ha bire mezar kazacak Kuru yaprak misli canlar uçacak İster vezir olsun ister bir çoban Her can bir çukurda bir gün yatacak Kaderde var ise, bizi bulacak Ecel kapımızı bir gün çalacak Göçenler dertlere elveda derken Kalanlar ejdere mahkûm olacak Kapılar mühürlü yanmıyor ocak Çarnaçar kaçarız biz köşe bucak Yakından, uzaktan, candan, cânândan Bir gün bu vebayı her can tadacak İdris Esen, Kasım, 2020, Erenköy ‘eyne’l meferr’: Firar edecek, sığınacak yer nerede? ejder-i nihân: görünmeyen ejderha, canavar |
Kutlar, selamlarımı sunarım.