91 SAAT
91 SAAT
aklıma geldi korkuların titreyen dizlerin ,ürkek gözlerin çocuk yüreğin, soğuk vurmuş bedenin, yerin altı karanlık derin sessiz sabahın ayazı, ve yıkılmış evin, daha ne çok siyahlık vardı sen nasıl dayandın suya bırakılan yaprak gibi elsiz dilsiz kimsesiz bir an sarsıntı habersiz darmadağın oldu bina oyuncakların , kitapların resimlerinin hepsi , evet hepsi savrulup dağıldılar toz bulutu içinde gözlerini kapattın çocuk gözlerin dayanamaz açtın kapattın saniyeler , saatlerce 91 saat olmuştu Ayda çocuk umut her zaman umut vardı nasıl bekledin ışığı ağlayarak mı ,acıkarak mı ,üşüyerek mi hangisi sendin Ayda çocuk hangisi ? binalar şehirler sarsıldı evler erimiş maden gibi kayıp gidiyordu deprem oluyordu sen çocuk nasıl dayanıyordun yıkıntılar altında seni kim sağ tutuyordu 91 saat geçmiş orada seni kim oyalıyordu attığın çığlıklar sonuçsuzdu saatlerce sonra , sonra , çok sonrasında bir ses beton yığınları arasında senin sesindi bu sese doğru geldi kurtarıcılar cesur ,gülümseyen,çocuk güzelliği orada buldular seni sen orada bir çiçektin deprem çiçeği... mustafa kaya 03.11.2020 / çengelköy |