Rintruz Bölünmeleri _I_
Susarım akşamlara susar martılar.Susayıp da gelemem bıçkın türkülerle. Nema suratsız bir name olur boğazımda. Ateş yağar gökten Amed ikindisine. Kimin ruhu daha terli söylesene. Tükürük bezinden daha yaşlı mendil merasimine konuklansak. Ya da çıkarıp atsak kendimizi kuru havuzlardan. Ay bilmiyorum ne yapsam ne desem. Issız ada özlemi damarlarda...
&&& Damlarda tüneyen körsüzlüğümle anımsadım, martıların kahkahalarını uyarlama telaşıyla, seni kendinden türetemediğim zamana küfredişimi. Şimdi deniz koksa da nefesim, yakalarında kalamayacağım anlara gebeyim. Sen zaten hiç burda olmamıştın. Olduramadığın zamanları hesaplayan gök kadar mavi de olamadım. Ben hiç sen olmadım. Sen olmama sancısı değil bu, bensiz durabilme özgürlüğünü yaşattığım için sana mesudum belki de. Değilim ya da koşulsuz batık vapurlarda. Ki gördüğüm en nadide gülüştü yanaklarında beliren. Sen tuhaftın. Adın tuhaftı. Kutsanmış bir merasimdi gözlerimin önünden geçişin. Şimdi o geçiş için tekrar yırtıyorum elimden alınan zamanı. Sırlanan gamzelerine bir kan artığı gülüş bırakıyorum kendimden. Sen tekrar yaşa diye... Roda Uyanık |
Şiir yazı tarzında demek geldi içimden ama alt kısmında cevabı gördüm
şiir geçişleri demişsiniz ve farklı bir tarz.Başarılar dilerim.
saygıyla.