Nüfus kağıdınla sus pus Nedensiz, zorunsuz Buruşup yaşlanmayı Büyüme say(n)/dın mirim Miralayım, çorbacım efendim! Bu çıkmaya ilaveyi ekledin; “Dünya boş, bir şey beceremedim! Geldi-geçti epey yıl, beslenemedim, Bir düzine çocuk yaptım, Nüfusumuz artsın istedim… Hristo sirtaki yapıyordu Karşı kıyıdan, Alay ediyor dedim, düşman belledim! Öfkelendim, söylendim…!
İki kulaç attı Ege’ye hışımla, Baktım, Hristo yanıbaşımda… Birlikte rakı/uzo… şerefe Tokuşturuyoruz kadeh kadeh! Rebetiko dinliyoruz birlikte, Bizimkiler söylüyor hem de; Yedikule! “Zeus görmese bari!” dedim, Böylesi bir halt yedim! “Zeus da yaşlandı artık… Gözleri de görmüyor pek! O bizleri kardeş bilir hep, Şimdiki Neo-Zeuslar tepede, Karasuları dert, politik denge!” Haydi şerefe!!!
“Huu komşuuu, sen de böyle derdin! Dellenir söylenirdin, Söylenir öfkelenirdin…” Yaşlandıkça Kokunu yitirirdin Genç kokanlara, Ege’ye özenirdin… Doğurgan Anana Toprak, Doğurtkan Babana Tohum, Ege’ye; Sevdam, derdin!” Hristo’ya düşman (mı?!) dedin, Aliki’yi hiç (mi?!) sevmedin, Ege dedin, toprağın bildin, Sahiplendin!
Ortak sevdamız; Ege! “Haydi, Hristo şerefe, çek hele!” “Yukarı bak Kaptan, bulut aralandı Zeus duydu, herhal!” “Göz mü kırpıyor, ne?!” “Boşveeeer , şerefe Halkların kardeşliğine!”
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kaptan - Hristo, ve de Zeus! şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kaptan - Hristo, ve de Zeus! şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
şarap tadında, müptela eder bu dizeler insanı... ben daha çok takılırım bu koylara. hele bir ege ye gideyim, hele babamın gönlünü edeyim, bu aydan sonra yerleşirim sayfalarınıza...
sıkmadan okuttunuz da ah arada sanat yapmasaymışsınız.. hani ayraçlı ve parantez içi saldırganlar...
siz elbette derdinizi anlatmak isteyeceksiniz de okuyucuya müdahale olarak alıyorum bunu... sanki fikrinizi dayatıyormuşsunuz gibi geliyor. umarım anlatabilmişimdir..
hangi sevda ve hangi yüksek ulvi bir özlemdir şiiri bu kadar yüreğe indirgeyen bu gece ben şirden falan anlamıyorum bu şiiri okumaya daldım ilham bekle beni işim var şiir okuyorum
bir şiir ancak bu kadar insan ruhuna ve estetiğine hitap edebilir sevgili şair dostum bu kadar ellerine, yüreğine ve barışık kalemine afiyet sağlık
Evet çok haklısınız...Dillerin,dinlerin,ırkların üstünde yaşasın halkların kardeşiliği!Bakın karşı kıyıdan dostumuz ne güzel anlatmış barışı
Çocuğun gördüğü düştür barış. Ananın gördüğü düştür barış. Ağaçlar altında söylenen sevda sözleridir barış.
Akşam alacasında, gözlerinde ferah bir gülümseyişle döner ya baba elinde yemiş dolu bir sepet; ve serinlesin diye su, pencere önüne konmuş toprak bir testi gibi ter damlalarıyla alnında... barış budur işte.
Evrenin yüzündeki yara izleri kapandığı zaman, ağaçlar dikildiğinde top mermilerinin açtığı çukurlara, yangının eritip tükettiği yüreklerde ilk tomurcukları belirdiği zaman umudun, ölüler rahatça uyuyabildiklerinde, kaygı duymaksızın artık, boşa akmadığını bilerek kanlarının, barış budur işte.
Barış sıcak yemeklerden tüten kokudur akşamda yüreği korkuyla ürpertmediğinde sokaktaki ani fren sesi ve çalınan kapı, arkadaşlar demek olduğunda sadece. Barış, açılan bir pencerden, ne zaman olursa olsun gökyüzünün dolmasıdır içeriye.
Bir tas sıcak süttür barış ve uyanan bir çocuğun gözlerinin önüne tutulan kitaptır. Başaklar uzanıp, 'ışık! ışık! ' diye fısıldarken birbirlerine! Işık taşarken ufkun yalağından. Barış budur işte. Kitaplık yapıldığı zaman hapishaneler geceleyin kapı kapı dolaştığı zaman bir türkü ve dolunay, taptaze yüzünü gösterdiği zaman bir bulutun arkasından cumartesi akşamı berberden pırıl pırıl çıkan bir işçi gibi; barış budur işte.
Geçen her gün yitirilmiş bir gün değil de bir kök olduğu zaman gecede sevincin yapraklarını canlandırmaya. Geçen her gün kazanılmış bir gün olduğu zaman dürüst bir insanın deliksiz uykusunun ardısıra. Ve sonunda hissettiğimiz zaman yeniden zamanın tüm köşe bucağındaki acıları kovmak için ışıktan çizmelerini çektiğini güneşin. Barış budur işte.
Barış ışın demetleridir yaz tarlalarında, iyilik alfabesidir o, dizelerinde şafağın. Herkesin 'kardeşim' demesidir birbirine, 'yarın yeni bir dünya kuracağız' demesidir; ve kurmamızdır bu dünyayı türkülerle. Barış budur işte. Ölüm çok az yer tuttuğu gün yüreklerde, mutluluğu gösterdiğinde güven dolu parmağı yolların, şair ve proleter eşitlikle çekebildiği gün içlerine büyük karanfilini alacakaranlığın... barış budur işte.
Barış sımsıkı kenetlenmiş elleridir insanların sıcacık bir ekmektir o, masası üstünde dünyanın. Barış, bir annenin gülümseyişinden başka bir şey değildir.
Ve toprakta derin izler açan sabanların tek bir sözcüktür yazdıkları: Barış. Ve bir tren ilerler geleceğe doğru kayarak benim dizelerimin rayları üzerinden buğdayla ve güllerle yüklü bir tren. Bu tren barıştır işte.
Kardeşler, barış içinde ancak derin derin soluk alır evren. Tüm evren, taşıyarak tüm düşlerini. Kardeşler, uzatın ellerinizi. Barış budur işte. Yannis Ritsos
Yarasın :) Ben de kaldırıyorum kadehimi Halkların kardeşliğine! Benden de bir sitem yollayın Neo-Zeusa.
Halkların kardeşliğine kadeh kaldırmak yanlış anlaşılmasın diye belirtmek zorundayım, ben mizahı kalıplar içerisinde düşünen birisi olmadığımdan kaynaklanıyor kendimi ve düşüncelerimi mizahla da ifade etme düşüncesi, ben geçmişte de bundan dolayı eleştiriler alırdım çok ama şuna inanıyorum ki kendisiyle barışık olmayan ve şaka yapmayan birisi asla şaka kaldıramaz ve sizi bundan dolayı ayrıca kutlamak istiyorum sevgili Müjdat .. Ben Yunanistan'ın Ege adalarında çok bulundum ve orda gördüm ki gerçekten de Yunan ve Türk halkı iç içe yaşıyor ve birbirlerine karşı da oldukça saygılılar tabii arada Neo-Zeus'ları saymazsak.. Şiiriniz çok güzeldi kardeşlik ve dostluk adına , sizi kutluyorum ..
Bu arada elimde Yaşar Kemal'in bir romanı var, üç kitaptan oluşuyor ve o kitabında Ege bölgesinde yaşayan halkların geçmişte yaşadığı trajedilerden bahsediyor, henüz başladım okumaya ama güzele benziyor...
sevgiler şair!