Bizi ünleyen nehirGönlüm kaç kulaç Avuçlarımdan kayıp giden Zaman artı dökükleri/ Ben söylemedim Sen dinlemedin Karış kırış olmuş Arka sokak/ Hikâyeleri… Dönmedin! En ufak kıpırtı yok Kalem kâğıt olmuş Bölük pürçük anılar Ne tarafından çekeceksin Ne tarafı seni sarar/ Yangına düşmüş Yaralar… Gelmedin; Hem de hiç Bir kez soluklansaydın Bronz mezar başında Hiç olmazsa elin yetseydi Kuş sulağına… Ciğerleri siroz dolmuş ömrümün Kalp odacıklarında dolaşsaydın Serin iniltilerim karşılasaydı Kulaklarını… Biz bize yeteriz diyecek oldum Kumların yaladı bakışlarımı İçine kustun geleceğimin Köpüklerinle… Beni sürükleme artık Su akar yolunu bulur Can akışım… |