KARMAŞIK DÜŞÜNCELERTurnaları vurdular, sular kızıla döndü, Boynu bükük yavrular yuvada yetim kaldı. Boş bir çaba uğruna nice ocaklar söndü, Efsunlu bu sularda yalnız suretim kaldı. Pusulayı kaybettik, kaldı tek küreğimiz, Yelkenler suya battı, kırıldı direğimiz, Dalgalarda kayboldu sökülen yüreğimiz, Kartalın pençesinde bir çiğnem etim kaldı. Bütün ışıklar söndü, karanlığa büründük, Yürümeyi unuttuk, hep yerlerde süründük, İçimiz kan ağlarken, mutlu gibi göründük, Ne ustanın huşusu, ne sazda ritim kaldı. Taşımıyor ayaklar, yorgun düşen bedeni, Gözlerim fark etmiyor geleni ve gideni, Keşke bilebilseydik bize cefa edeni, Dalgaların önünde yıkık bir setim kaldı. Kaldım yapa yalınız, sevdiklerim gidince, Elim havada kaldı, dostlar veda edince, Daldım kendi dünyama, düşündüm ince, ince, Mazim çileyle geçti, bilinmez atim kaldı. Tutunduğum ne varsa, zamanla hep kuruyor, Dün yanımda olanlar, bu gün karşı duruyor, Aynaya düşen aksim benden hesap soruyor, Bir türlü çözülmeyen, meçhul siretim kaldı. Sabri Koca *siret: bir kimsenin iç hali |