19
Yorum
42
Beğeni
0,0
Puan
1365
Okunma

Varda yok olmayanlar, yokta varı bilemez
Vahdet-i Vücut olan kuldan emân dilemez
Gönlünde yitirmişsen, güneşten nur gelemez
Edep, erkân lehçemiz, sükût iman gibidir
Kişi, dili ardında saklı mercan gibidir…
Âdem suretindedir, Âdem değildir herkes
Kimisi bağda bülbül, kimisi leşte kerkes
“Yaratandan ötürü” sevin deyince bir ses
Rıza-yı Bâri için zorlar âsân gibidir
Yaradanın hatrına her ay Nisan gibidir...
Ölü içinde diri bulanlar beri gelsin
Nesimî’nin aşkından sevdaya deri gelsin
Fenafillâh katına erenin seri gelsin
Hallâc-ı Mansur dârı zindanda tan gibidir
Mâneviyat tahtında ulu sultan gibidir…
İnsanı temel yaptık sevginin mihengine
Kucak açtık bakmadan dini, dili, rengine
Yolumuz tevazudur talip olduk engine
Beyni kirli olanın zellesi zan gibidir
Kibrin başı şeytandan, sonu hüsran gibidir…
Erenler meclisinde dem alıp âmil olan
Aşk nuruna boyanır mâşuğa şamil olan
İncinse de incitmez insan-ı kâmil olan
Sözü zehir olanın, kelâmı kan gibidir
İlim, hikmet, hakikat kalbe kalkan gibidir…
Makamları defnettik hakikat mezarında
Sevgiyi nağme yaptık bahçenin hezârında
Aslan ceylanla dosttur Velînin nazarında
Seyreyle kâinatı her zerre can gibidir
“Bütün yaratılmışlar tek bir insan gibidir...”