beklemek
Oda ve ben
pencerenin karşısında duruyorum öyle gördüğüm baktığım da yok bir şeye antik çağdan kalma bir taş gibi dökülmüş her yanlarım duramıyorum ayakta taştan biriyim bekliyorum perişanlığımı aklımı yani akılsızlığımı sorguladığımı anlıyorum ama cevapsız soruların ne önemi olur ki yine de ah şu akılsızlığım demek geliyor içimden ve sonra bunun nelere mal olduğu geçiyor o zayıf zihnimden hissediyorum acıyı yine de donmuş haldeyim hareketsiz duruyorum şu an kendime geldiğimde bir düğme arıyorum delice göğsümde basınca beni kurtarsın diye... yine aptalca... |