KAL ÖYLECE, GİTME BENDEN KÜSERİM
içim birazcık geçmiş,
azıcık uyumuşum, sonra gözlerin geçti gözümün önünden, masum birer çocuk gibiydiler, ay görmeliydin pek de güzeldiler, ve aslında gönlümdeki depremin, artçı sarsıntısı, lakin hiç de şikayetçi değilim, gel dedim, gel, gel uzan sen de yanıma, aman tanrım, bu gördüklerim, taptatlı rüyanın tıpatıp gerçeği, resmen de senmişsin meğer. tüm deliller bir bir seni gösterirken, nerden de girdilerse rüyama, önce yanlış ihbar, memleketin güvenlik güçleri, sonra da ne alâkaysa posta teşkilatı, seni aramakla meşgulken, bu pulsuz mektubum, nasılsa adresine ulaşamayacak. oh ne güzel, biraz geç de olsa, keyfim yerine geldi, bu saatten sonra öğrenirsen de öğren, hem de şimdi, birinci tekil ağızdan, hazır bulmuşken yanı başımda seni, dur kız, kıpraşma, ağzından öpecek değilim, kulağına fısıldayayım, seni, seni... hay aksi şeytan, uyanmanın sırası mıydı? sevincim kursağımda kalmadan, dedim, en güzeli tekrardan uyumak, dalarken gözlerim en çok da sana, yine beni buldu gözlerinin cezası, işte bir sarsıntı daha! tetikleyip duruyor yokluğunun belâsı, ah keşke bir de dokunabilseydim, fırsat bu fırsat deyip, çokça söylerdim kaseti başa alır gibi. neyi mi? ah deli! neyi olacak, tabi ki seni çok sevdiğimi, afedersin, çok mu geç kaldım acaba? bu kez durum bayağı bir ciddiyet kazandı, ayağım diyorum çok fena kaydı, yer beni içine içine çekmeye başladıkça, derine düşe kalka, bata,çıka, sana koşan benim! ne o, toprak mı atılıyor üzerime, bu kalabalıklar da nedir böyle? aaaa, kimler gelmiş? hayırdır? ne işiniz var yanımda? yoksa öldüm mü ki ben? bir gidin başımdan bir gidin hele, dün yoktunuz ki yanımda, bugün nerden çıktınız? dur, dur, sen kal benimle, diğerleri gitsin, önce bir öpücük ver, soluğum yerine gelsin, gözünü, dilini, elini, kalbini, ruhunu sevdiğim, daha söyleyeceklerim yeni başlıyor, herkes gitsin, bir tek sen gitme, dur, dur da unutmadan ben de seni bir öpeyim. yine neler oluyor? neden ıslandı gözlerin? yoksa ağlıyor musun? olmadı ama, üzme beni, haydi sil göz yaşlarını, küserim bak, mutluluğum sensen, sen de benim gibi sevinmelisin, evet, evet oluyor işte, gül biraz, bozma pozunu, tamam, işte şimdi oldu, hep böyle kal, bir de öpücük kondurdum mu dudağına, çekeceğim resmini şipşak! peki ama neden sustun? kahretsin! tüm kabahat benim, mevzu gözlerinken, sana dokunan, seni öpen bendim! şimdi yeri, zamanı mıydı bu senaryonun? zaten hayatımız dramatize olmuşken, iş dönmüş dolaşmış romantizme gelmiş, bir bilsen şimdi nasıl utandım, ahhh benim aptal kafam, sana hiç dokunmayacaktım. seyretmeseydim iyiydi, bu film böyle bitmemeliydi, ve en nihayetinde, sussun tüm şarkılar, dudaklarımız kuru, gözlerimiz sessiz kalsınlar, ulan buna da hangi yürek dayanır, ki, benden başka kim dokunursa sana, düşmanımdır! şu filmi hele başa alalım, nerede kalmıştık? içim birazcık geçmiş, azıcık uyumuşum, gel dedim, gel, gel uzan sen de yanıma, aman tanrım, bu gördüklerim, taptatlı rüyanın tıpatıp gerçeği, resmen de senmişsin meğer, kal öylece, gitme benden küserim. Vecdi Murat SOYDAN (Yaşanmamış Aşkların Şairi) 29 Mayıs 2020, Isparta |
Şiirin güzelliğinde ki
kalemin ustalığını kutluyorum
tüm yüreğimle ve tam puanımla.
...