DEMEK Kİ BOŞUNA FERYAT ETMİYORUZ
ne kadar uzak görünüyorduk birbirimize
baktığımızda semtimize ne kadar da zikzak oysa; gelmiş, geçirmiştik ekmiş, ekilmiştik sahi bu kadar kısa mı anlatılacaktı cinnetimiz ? boşalan sokakların uğultusu kaldı kulaklarımızda dimağımız da ise kayıp ettiklerimizin hazin görüntüsü büyük yangının genlerine katılıyoruz tutuşan tenlerine de katılıyoruz katılmasına da niye küllerini eşeleyip duruyoruz? gündelik icraatlar avutmuyor aşkın şah damarını balık sırtı nakaratlar da birbirine sahip çıkmıyor yalnızlıklarımız serçelerimiz, sakalarımız da hatta yitiriyoruz birbirimizi her kavuşmada tutuklu artık bütün duygularımız patlak göz oluyor zamanın sis kokan peronlarında efkârlar imiz görüş farkı var en yakınımızda zannettiklerimizle aramızda demek ki boşuna feveran etmiyoruz |