SESİMİ DUYUYOR MUSUNUZ?
yoksa rüzgâr değil miydi?
bu esen niye hiç sallanmıyor yapraklar? bu susuz zeminin zaman aralığında kendini boğuyor toprak ve çaresizlik öylesine manidar asuman kadar kimse görmedi yoksunluğumuzu yutkunduğumuzu kimse görmedi şu metruk saçlarımdaki akları da kimse silmedi eskidi İstanbul üvey ellerde Taşlı Tarla vaveylalar eskidi ben biraz yaşlıyım biraz da unutkan nereye baksam kan kurutan neyi alsam yanıma dolmuyor çantam yüreğim bir yorgunluk resitali şimdi dillendirir resmini akşamın karanlıklarında bacası tütmeyen bir ev hocası olmayan bir öğrenci bağışlanmıyor şiirler şairlerde en uzun suçluluktur mefkûrelerin menzili duyuyor musunuz beni? vejetaryenler kervan geçmezler yalancı kahkahalar ve ıssız sokaklar sesimi duyuyor musunuz? |